Tebriz’de Gezilecek Yerler
İran’a girişimiz Azerbaycan üzerindeki sınır kapısı Bilesavar’dan oldu. Bakü’den Bilesavar kapısına taksiyle kişi başı 30 TL’ye geldik. Azerbaycan sınır kapısından çıkarken, İran için kapanmak gerekli. İran’ın hem kara sınırındaki hem de havaalanındaki geçişleri oldukça yavaş. İran’ın sınır kapılarından çok hoşlanmadık açıkçası.
Kapıdan çıkar çıkmaz birçok taksici size Tebriz diyecektir. Pazarlık yapın, yakıt çok uygun ve uygun fiyata götürüyorlar. Bizi sınır kapısından arabayla alacak bir arkadaşımız vardı. Germi’de yemek molası verdik. İlk orada karşılaştık sarı yemeklerle. Ve yaklaşık 1 aylık İran turunda her gün her yerde her yemekte safranı gördük. Çayın içerisine bile safran koyuyorlar.
Germi’deki ufak molamızdan sonra Tebriz’e ulaşmamız akşamı buldu. Sınır kapısından yaklaşık 6 saatlik bir yolculuk oldu. Couchsurfing ile yazıştığımız ailemizde harika bir 3 gün geçirdik. 3 gün Tebriz için yeterli oldu.
İlk gün hep beraber Kandovan’a pikniğe gittik. Kandovan, Tebriz’e 1 saatlik mesafede, bizdeki Kapadokya’nın küçük hali. İran’da da peribacalarını bulduk 🙂 Çok hoş bir yer. Tebriz’den hediyelik alacaksanız buradan alabilirsiniz, fiyatları şehir merkezine göre çok uygun. Tebriz’de vakti olanlara tavsiye ediyoruz. Daha fazla fotoğraf için sayfanın sonundaki galeri bölümüne bakabilirsiniz.
Tebriz merkezde ilk durağımız, Şah Gölü. İran devriminden önce Pehlivelerin evlerinden biriymiş. Devrimden sonra adı değiştirilerek park yapmışlar. Yapay gölün etrafında birçok kafe bulabilirsiniz. Dinlenmek için güzel bir yer.
Tebriz 2018 yılı için, İslam Dünyası Başkenti olarak seçilmiş. Şah Gölü’ne gittiğimizde TEBRİZ 2018 yazısını görünce, geleceğe geldik diye düşünsekte işin aslını oralı kişilerden öğrendik.
İran halıların en güzelleri ve en büyük pazarı Tebriz’de. Tebriz pazarında birçok şey satılıyor. Halıcıların olduğu yeri görmek isterseniz öğleye kadar oraya gitmelisiniz. Çarşıyı gezerken öğleden sonraya bırakmıştık ama 14 civarı kapandığını söylediler. Ertesi gün sabah erkenden halıcıların yolunu tuttuk. Gördüklerimiz karşısında nutkumuz tutuldu. Tablo gibiler. Fiyatları pahalı. Orada olup zamanı unutup halılara bakmak inanılmazdı. Tebriz halı pazarında, Couchsurfing ile bizde kalan İranlı arkadaşlarımızın akrabalarından birinin dükkanı varmış. Akrabayı gidip bulduk 🙂 Halıların üretimini, kesimlerini gösterdi ve pazardaki her dükkana girip halılara bakıp fotoğraflamamız için bize çok yardımcı oldu.
Ortalama büyüklükteki bir halıyı günde 3 kişi, 8 saat çalışarak 8 ayda bitiriyormuş. Ortalama büyüklükteki bir halıda 60.000 düğüm varmış. Atlas’ın şapkasını bir gün önce Kanduvan’da piknik yaparken unutmuşuz. İran’ı Temmuz-Ağustos aylarında gezdiğimiz için hava çok sıcaktı ve 24 gün süren İran turumuzun daha başında olduğumuz için Tebriz pazarında Atlas’a şapka arayıp durduk 🙂 Pazar yerinin yakınlarında Tebriz Saat Kulesi‘ni de görebilirsiniz.
Azerbaycan Müzesi‘nde dikkatimizi en çok 3000 yıllık kadın ve erkek iskeleti çekti. Müzede, eski para bölümü ve alt katta heykellerin sergilendiği bölümler var.
Müzede eski paraların olduğu bölümü gezmek için üst kata çıktığımızda Atlas kendini yerlere attı. Onur’la ikimiz, Atlas’ı bekledik acaba ne yapacak diye 🙂 Bizim tepkisizliğimizden mi acaba bilmiyoruz Müze görevlisi bayan Atlas’ı oyalamak için yanına çağırdı ve ona kağıt-kalem çıkarıp bir şeyler yazıp çizdi. Atlas’ın keyfine diyecek yoktu 🙂 birimiz Atlas’la kadın arasında iletişim kurmak adına beklerken diğerimiz müzeyi gezip geldi ve nöbeti devredip bu sefer diğerimiz başladı gezmeye. Çocukla geziliyor ama zamana ihtiyaç var 🙂 Normalde birisi müzeyi yarım saatte gezecek iken biz 1 saatte çıkıyoruz o müzeden 🙂 Atlas, akşama kadar elinde müzedeki görevli kadının onun için çizdiği kağıtlarla dolaştı.
Müzenin yanında Gök Mescidi gezerek devam ettik. Gök Mescid’e çinilerden dolayı Mavi Cami’de diyorlar. Çok çok eski bir cami. Tarih derslerinden duyduğumuz Karakoyunlular – Akkoyunlular tarafından 1465 yılında yapılmış.
Gök Mescid’in hemen yanında bir park var. Parkın dışında çadır kurabilir diye tabela asmışlar. İlginç geldi bize. Ama İran’da parklarda çok çadır kurulurmuş. Her yerde gördük nerdeyse.
Şehrin merkezinde büyük bir kalenin kalıntısı olan Tebriz Arg’ının yanına gittiğimizde, tarihini anlatan görevli vardı. Dinleyip, fotoğraf çekip Tebriz’i gezmeye devam ettik.
İran’da ve dünyada önemli bir şair olan Şehriyar‘ın evi ve mezarı Tebriz’de bulunuyor. Biz Şehriyar’ın evini ziyaret ettik. Şehiryar’ın yazdıkları birçok dile çevrilmiş.
Gezentilikle kalın.
